kıyamett ve darı ahiret..!!
Moderatörler: sitare, kardelenim, Divane, veli, beyaz dilekce, fyznur, gülümse, kelimat, my, Huucu, gulce
- namaz_dostu
- Tecrübeli Üye
- Mesajlar: 77
- Kayıt: 23 Nis 2007, 21:23
- Konum: İSTANBUL
kıyamett ve darı ahiret..!!
ÜÇÜNCÜ FASIL
Fâcirin, yâni kâfirin ruhu sert olarak şiddet ile alınır ve yüzü Ebû Cehl karpuzu gibi olur. Melekler ona hitâben, (Ey habîs olan ruh! Habîs olan cesetten çık der. O da merkeb gibi bağırır. Ruhu çıkınca, Azrâîl aleyhisselâm, onu yüzü gayet çirkin ve siyah elbiseli ve fena kokulu zebânîlere (yâni azâb yapan meleklere) teslim eder ki, ellerinde yünden yapılmış, eski kilim parçası gibi bir bez vardır. O ruhu buna sararlar. Bu zamanda, çekirge kadar insan şekline çevrilir. Bunun sebebi, kâfirin cesedi âhırette müminin cisminden büyük olur. Hadis-i şerifte, (Cehennemde kâfirin bir azı dişi Uhud dağı kadardır) buyuruldu.
Cebrâîl aleyhisselâm, bu kötü ruhu yükseltir ve dünya semasına ulaşırlar. Sen kimsin denir. Ben Cebrâîlim der. Yanındaki kimdir denir. Filan oğlu filan diye, kötü, çirkin ve dünyada sevmediği fena ismleriyle onu zikreder. Onun için gök ve sema kapısı açılmaz ve deve iğne deliğinden geçmedikçe, bu gibi kimseler Cennete girmezler denir.
Cebrâîl aleyhisselâm bu sözü işitince, onu elinden bırakıverir. Rüzgâr onu uzaklara sürükler. İşte bu, Hac sûresinde, (Allahü teâlâya ortak koşan kimse, şuna benzer ki, gökten düşüp, kendini yâ kuşlar kapışır. Yâhut rüzgâr onu uzak bir yere atar da orada helâk olur) olan otuzbirinci âyet-i kerimenin meâli şerifidir. O kimse yere düşünce, bir zebânî onu alıp siccîne götürür. Siccîn yerin altında veya Cehennemin dibinde büyük bir taştır ki, kâfir ve fâsıkların ruhu oraya götürülür.
Yahudi ile nasârânın ruhları kürsîden kabirlerine geri gönderilir. Eğer bunlar kendi dinleri üzere olurlarsa (bozulmamış yahudilik ve hıristiyanlık) kendilerinin yıkanmalarını ve defnolunmalarını seyrederler.
Müşrik yâni dinlere inanmayanlar, bunlardan birşey seyredemez. Zîrâ kendisi dünya semasından hakîr olarak bırakılmıştır.
Münâfık, ikinciler gibi, yâni müşrik gibi, Allahü teâlânın kahrına uğramış ve red olunmuş olarak, mezarına geri gönderilir.
Müminlerden kullukta kusur edenler çeşit çeşittir. Bazılarını, kılmış olduğu namazı geri çevirir. Zîrâ bir kimse, namazını horozun yem yediği gibi çabuk çabuk kılarsa, namazından hırsızlık etmiş olur. Onun namazı eski bir bez parçası gibi toplanıp yüzüne vurulur. Sonra yükselir ve sen beni zâyi' ettiğin gibi, Allahü teâlâ da, seni zâyi' etsin der.
Bazılarını zekâtı geri çevirir. Zîrâ o kimse, zekâtını filan kimse tesadduk ediyor, zekâtını veriyor desinler diye verirdi. Ve çok defa kadınların muhabbetini çekmek için zekâtını onlara verirdi. Biz bunları gördük. Biz bunu müşâhede eyledik. Helâl olan şeylerle Allahü teâlâ herkese âfiyet versin.
Bazılarını da orucu geri çevirir. Çünkü o kimse yemekten oruç tutmuş, fakat mâlâ'ya'nî sözlerden ve gıybetten ve günah işlemekten kaçınmamış idi. İşte bu oruç fuhuş ve hüsrândır. Bu şekilde oruç tutarken, Ramazan ayı çıkar. Zâhirde oruç tutmuş, hakîkatte ise,oruç tutmamış olur.
Bazı kimseleri de haccı geri çevirir. Çünkü o kimse, hac ediyor desinler diye veya haram mal ile hac etmiştir.
Bazı insanı da anaya-babaya âsî olmak gibi bir günahı geri çevirir. Bu hâlleri, esrâr âleminden haberi olanlar ve Allahü teâlânın rızası için ilim öğrenen âlimler bilir.
NAMAZ KILMAYAN HAİNDİR,HAİNİN HUKMU MERDUTTUR>>>BEDİUZZAMAN SAİD NURSİ
- rostusabiberi
- Süper üye
- Mesajlar: 738
- Kayıt: 03 Nis 2007, 14:04
- Konum: Muğla Bodrum Turgutreis