1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

Dök hüzünlerini Rahman'ın Secdegahına

Gönderilme zamanı: 16 Mar 2008, 10:52
gönderen Ahmet
Dök hüzünlerini Rahman'ın secdegahına

sahte kurtuluşlarla kandırılıp ucuza yağmalanmaktan korudu bedenini namaz. Sığ tesellilerin avuntusundan çekip aldı kalbini. Ödünç teveccühlerin, kısır beğenilerin, ikiyüzlü rağbetlerin çekim alanında yağmalanmaktan kurtardı yüzünü. Kimseler yüzünü bilmezken yüzüne bakıp sana etten kemikten yüz giydiren Rabb'inin "vech"inde durulttu şöhret olma heveslerini. Kimseler incecik dertlerini, gizli saklı fısıltılarını işitmezken, işitse de ciddiye almazken, dudaklarında utanarak kıpırdayan, nefeslerine acemice tutunan, tereddütlerinin yumağına sarılıp duran özlemlerini Rabb'inin rıza göğüne uçurdu namaz.
Kırık kalbin ki en iyi parçandır. Seni teninin kıyısından çeker; ruhunun inci mercanını aramaya salar. Kırık kalbin sonsuza uzaklığının belirtilerini açıklar düşlere vurgun hekimlere... Bak ki, kırıklarını sildi; yeni baştan doğurdu umutlarını namaz. Onardı seni; mahzun kalbini göğsüne aldı; bin inşirah içirdi. Nefesini göğünde ağırladı; sana yeni ruhlar bağışladı. Kuluçkaya yatırdı kanadı kırık düşlerini. Sıcağında yatıştırdı kaygılarını.

Ana gibi yâr oldu sana namaz; uzak tuttu seni cümle t/uzaklardan. Kendine a(l)dandığın günahlı kurbanları kesip attı boynundan. Her gün ah'ını rahmet serinliğine yıktı; hüsranlarına sonsuz teselliler sundu. Her günahını rahmet serinliğinde yıkadı; lekelerin ak köpüklerde yundu.

Gel, gör ki, kucağında avutur seni namaz



Senai Demirci

Gönderilme zamanı: 16 Mar 2008, 11:23
gönderen gelincik
:)) yazı ıcın tesekkurler..